29 Kasım 2008 Cumartesi

Ye#39 Çocuk Yemekleri - Renkli Kurabiyeler ve Çikolatalı Muffinler

Kaç aydır etkinlik logolarını bloguma ekliyordum ama zaman sıkıntısından bir türlü katılamıyordum etkinliklere :(. Bu ay ki etkinliğin logosunu eklediğimde de acaba yine mi katılamıycam demiştim ama sağolsun ekinliğin evsahibesi benimse canııım arkadaşım, ahretliğim Kübra ile yaptığımız renkli kurabiyelerle ve birkaç hafta önce yaptığım ve çok beğenilen muffinlerimle etkinliğe katılmayı başardım :))))


Anne olmadığım için anneler kadar çocukları için faydalı ve özel tarifleri bilemiyorum elbette. Ama çevremde çok çocuk olduğu için, sık sık misafirim oldukları ve ya sık sık biz onları ziyaret ettiğimiz için onların hoşuna giden şeyler yapmayı çok seviyorum. Onlar için hazır birşeyler almaktansa kendim yapmayı tercih ediyorum. Eminim çocuklarınız bunları beğenecektir. Hatta kurabiye boyama işini çocuklarınızla yaparsanız emin olun çooook zevk alacakladır, deneyimlerim sonucu bu ;)

Muffinlerimi bir hafta sonu davetimi kırmayıp taa Sakarya'dan, İzmit'ten gelen kahvaltıya gelen arkadaşlarım için yapmıştım. Tarifi ve soframı ayrı yayınlayacaktım ama bu etkinliğin konsunu öğrenince muffinleri bu etkinlik için saklamaya karar verdim :). Muffinlerin tarifini Sofra Dergisinden aldım. Burayada ekleyeceğim ama dergim şu an elimde olmadığı için ekleyemiyorum. En kısa zamanda yayınlayacağım ;)

Kurabiyelerin hikayesine gelince geçenlerde etkinliğin evsahibesi Kübra'cım ve oğluşu Aliş haftasonu misafirim oldular. Eşlerimizde yoktu, gece bende kaldılar. Harika bir haftasonuydu. Sevgili eşlerimizin kulağına gitmesin (!) ama arada onlarsız bir haftasonu geçirmek hiç fena olmadı :)))). Akşam kuruyemişlerimiz eşliğinde film izledik, sabahta kahvaltıdan sonra bu sevimli kurabiyeleri yaptık :) Kurabiyelerin tarifi daha önce yaptığım glazürlü (Royal Icingli) kurabiyelerle aynı.

Etkinliğe verdiğin emeğin için teşekkürler Kübra :)

Afiyet olsun!

25 Kasım 2008 Salı

Barbie Pasta


Pasta ile alakasız bir konu ama dün öğretmenler günüydü. İlkokul yıllarımdan itibaren hep öğretmen olmak istedim. Sanırım bunda emeklerini asla unutamayacağım ilkokul öğretmenim Eser Kurt'un çok büyük etkisi var. Çok sevgi dolu bir öğretmendi. İlkokula 5,5 yaşımda başlamıştım ve canım öğretmenimin üzerimdeki tek emeği bizi eğitmesi değil, bir anne şevkatiyle bizimle ilgilenmesi de oldu. Emeklerini asla unutmayacağım...
Takip edenler biliyordur belki bende İngilizce öğretmeniyim. Artık daha iyi anlıyorum öğretmenlerimi... Tüm eğitim hayatım boyunca bana emeği geçen tüm öğretmenlerimi ellerinde saygıyla öpüyorum......

Pastamıza gelince... Şeklinden de anlayacağınız gibi bu pasta ve kurabiyeler bir prensesin 10. yaşgünü için yapıldı. Yine akşamları işten sonra yaptığım bir pasta oldu. Yapım aşamalarını fotoğraflandıramadım ama pastamızın içi bol çikolatalı olduğunu söyleyebilirim ;)

Nice mutlu yıllara Aleyna....
Ve bunlarda aynı doğumgünü için yaptığım kurabiyelerimiz :)

15 Kasım 2008 Cumartesi

Osmancık Böreği

Bu böreğe bu ismi bizim yöreye (Çorum-Osmancık) ait olduğu için verdim. Evde biz ona sadece "börek" diyoruz :))) Hatta "börek" denilince aklımıza ilk ve tek olarak o geliyor :) Evde bu böreği sevmeyen veya hayır diyenimiz yoktur ;)

Osmancık böreğinin klasik böreklerden farkı bakır tepsi içinde ocağın üzerinde her üç yufkada bir üst alta gelecek şekilde çevirilerek ve sürekli aynı noktası pişmesin diye ocağın üzerinde tepsiyi sürekli kendi etrafında çevirerek pişiriyoruz. Çocukluğumdan bu yana annem yufka açıcı bense pişirici olmuşumdur :)).


Böreğin malzemeleri hamuru için; su, un, tuz. İç harcı içinse tercihinize göre ıspanak (biz içine yumurtada koyuyoruz), peynir, kıyma olabilir. Bunda son katta çökelek var, diğerleri ıspanaklı.

Osmancık böreğinin yapımını sizin için aşama aşama fotograflandırmaya çalıştım. Tabii bir yandan böreği pişirirken bir yandan fotograf çekmek veya eşimden bu konuda yardım istemek hiç kolay olmadı :)). Ve ilk aşamayı, yani annemin yufkaları açışınının fotografını çekmeyi unuttum :(. İlk olarak yufkalarımızı açıyoruz (iki kişi iseniz biriniz açarken diğeriniz aynı anada pişirebilirsiniz)

Daha sonra tepsimizi (sıcağı iyi tuttuğu için en güzel bakır tepside oluyor) ocağın üzerine koyuyoruz. Ocaklardan hepsini açmak zorunda değilsiniz. Çevirerek pişireceğimiz için bir yada iki ocağın altını açmamız yeterli oluyor. Tepsiye yerleştirdiğimiz yufkaların arasına iç harcımızı koyuyoruz.
3 yufkayı aralarına iç harç koyarak üst üste yerleştiriyoruz. Bir yandanda tepsiyi saat yönünde veya aksi yönde ara ara altı yanmayacak şekilde çevirmeye devam ediyoruz. 3. yufkayı yerleştirdikten sonra alt-üst çevireceğimiz için üzerine iç harç koymuyoruz ve sıvıyağ gezdiriyoruz.
3. yufkamızı yağladıktan sonra bizim "kesküç" dediğimiz yufka ekmekleri çevirmek için kullandığımız oklava uzunluğunda yassı bir tahtayı böreğin altına sokuyoruz.
Ve böreği kaldırıp çiğ tarafı alta gelecek şekilde alt-üst çeviriyoruz.
Böreğimizin pişmiş tarafı üste geliyor.
Daha sonra bir sonraki katımızın ilk yufkasını bunun üzerine seriyoruz ve arasına iç harçtan koyarak 3 yeni yufkayıda aynı şekilde yerleştiriyoruz. Bir yandan da ocağın üstündeki tepsiyi çevirerek böreği pişiriyoruz.
Az önce çevirdiğimiz çiğ taraf pişince böreğin altını üste çevirme işlemlerini tekrarlıyoruz. Bu işlemi yufkalarımız bitene kadar tekrarlıyoruz.
İlk birkaç kattan sonra börek kalınlaştığı için çevirme işlemi biraz zorlaşsa da katlar çoğaldıkca pişme işlemi daha güzel oluyor.
3 yufkada bir börek alt-üst çevrildiği için böreğin sadece altı ve üstü değil arak katlarıda kızarmış oluyor. Bu da lezzetini artırıyor :)
Afiyet olsun!

5 Kasım 2008 Çarşamba

İzmir Köfte


Bloglar kapandı... Bloglar açıldı derken uzuuun bir süredir baklavalarım karşılıyordu blogumun vefalı ziyaretcilerini. Bir yandan da yaptığım tarifler birikiyordu elimde. Bu akşam işten gelince "hadi Nurten geç blogunun başına" dedim kendi kendime ve uzun süre önce yaptığım, tadı damağımızda kalan İzmir Köfteyi sizlerle paylaşmaya karar verdim :)

Aslında hepimizin kendine ait klasikleştirdiği bir köfte tarifi vardır. Hatta ölçü bile kullanmadan yaparız annelerimiz gibi :) Ben de bu tarifimi kullandım köfteler için. Bu yüzden size ölçüler olmadan sadece malzemeleri yazabileceğim.

Malzemeler;

Köftelik kıyma
Soğan
Sarımsak
Bayat ekmek içi
Yumurta
Tuz, karabiber, kimyon
Maydanoz

Patates, domates, salça, sıvıyağ, tuz, karabiber

Tüm köfte malzemelerimi rendelenmiş soğan, sarımsak, bayat ekmek içi ve ince ince doğranmış maydanoz ile iyice yoğurdum. Ve köfte şekillerini verdim. Diğer taraftan patatesleri soydum ve dilimledim.

İzmir köfte genelde kızartıldıktan sonra tepsiye alınıp fırınlanıyor ama ben daha hafif olması için yağlanmış tepsime önce patateslerimi, onların üzerine de köfteleri dizdim ve önceden ısıtılmış fırına verdim. Üzeri kızarınca köfteleri ters çevirdim ve tekrar fırına verdim. Köfteler ve patateslerin üzeri kızarınca salça, tuz, sıvıyağ ve sıcak suyu karıştırarak hazırladığım salçalı suyu köfte ve patateslerin üzerini çok geçmeyecek şekilde üzerine döktüm ve dilimlediğim domatesleride en üste dizdim. Tekrar fırına verdim ve pişirdim. Kızartılarak yapılan İzmir Köfteye göre çok çok daha hafif oldu.

Afiyet olsun!

 
MySpace Backgrounds